Tutku ve fanatizmde dünyaya nam salmış taraftarlara sahip olan bir ülkeyiz. Endüstriyel futbolun batı dünyasında taraftar ve kulüplerin arasını iyiden iyiye açtığı dönemde ülkemizdeki tutkuda bir eksilme yok. Özellikle ezeli rekabetlerde hissedilen tansiyon hiçbir zaman düşmüyor. Ancak böyle bir ortamda, bir avuç taraftarı ile Türkiye ligini kasıp kavuran bir Başakşehir Futbol Kulübü gerçeğiyle karşı karşıyayız.
BAŞAKŞEHİR NEDEN DEVLET DESTEKLİ TAKIM OLARAK ANILIYOR
Birçok spor yorumcusundan hatta kulüp yöneticisinden Başakşehir FK ile ilgili enteresan imalar duyuyoruz. Özellikle kulübün kuruluşu ve bugünlere gelişinde yaşanan isim değiştirmeler, satışlar, devirler ve kurumsal yapı her geçen gün daha çok sorgulanır hale geliyor. Bu soruların artmasının en büyük sebebi ise Başakşehir FK’nün artık ciddi anlamda Türkiye Süper Ligi’nin şampiyon adayları arasında yer alması. Hatta son dönemde şampiyonluk şansı en yüksek kulüp, Başakşehir diyebiliriz.
Hepimizin bildiği gibi İstanbul Başakşehir FK’nın bundan önceki adı İstanbul Büyükşehir Belediyespor’du. Bu dönemde Süper Lig takımları arasında kendine sağlam bir yer edinmeyi başardı.
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESPOR’UN YARATTIĞI POZİTİF ALGI TERSİNE DÖNÜYOR
Bu başarısı sayesinde özellikle gençlerin ilgi ve sempati duyduğu bir takım haline geldi. Öyle ki; o dönem sanal alemi çalkalayan İnci Sözlük üyelerinin bir kısmı Boz Baykuşlar adında bir taraftar grubu kurarak, İBB’ye destek vermeye başladı. 76 bin kişilik Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda çoğu zaman (takımlar ve teknik ekiplerle birlikte) 76 kişi bile toplayamayan İBB’nin sayısı binlere ulaşan bir taraftar kitlesi vardı. Binler derken en fazla bin – iki bin
Ancak mütevazi bir belediye takımı olmanın dışında siyasi ve ekonomik olarak tartışmalı süreçler başlayınca, kulüp hakkında oluşan bu algı da negatif yönde değişmeye başladı.
BELEDİYE TAKIMLARINDA YENİ DÖNEM
Aslında ülkemiz futbolu “belediye takımları” kavramına pek yabancı değildi. Ancak İBB isim değiştirip, Başakşehir FK kimliğine bürünürken artık bir belediye takımı olmaktan çok uzaktı. Zira milyonlarca taraftarı, stat gelirleri, sponsorluk anlaşmaları ve pazarlama avantajlarına rağmen ülkemizin büyük kulüpleri finansal dar boğaza düşerken, Başakşehir’de her şey tıkırında gidiyordu.
İsim ve kurumsal yapısını değiştiren kulübün bu süreçte dernekleşme, şirketleşme, devir anlaşmaları gibi ekonomik konularda şeffaf olmayan birçok gelişme yaşandı. Bu gelişmelerin hemen ardından dünya yıldızlarına milyonlarca Avro para dökmeye başladılar. Sıfır taraftar geliri, düşük sponsorluk anlaşmaları ve düşük yayın gelirlerine rağmen ekonomik gücünü bu denli arttıran takım hakkında çok sert iddialar ortaya atılmaya başladı.
Bu iddialar oluşurken özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından takımın sürekli olarak sahiplenmesi de farklı tartışmaları beraberinde getirdi. Geçtiğimiz günlerde Başakşehir FK’nın şampiyon olmasını istediğini de açıkça dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, tartışmaların fitilini tekrar ateşlemiş oldu.
BAŞAKŞEHİR FUTBOLU
Bu tartışmaların hepsini görmezden gelerek, sadece sahaya odaklandığımızda ne görüyoruz?
Özellikle Abdullah Avcı ile müthiş bir uyum yakalayan kulübün, futbol anlamında oldukça kaliteli işler yaptığını inkâr edemeyiz. Gerek kendine özgü oyun karakteri gerekse gözünü budaktan sakınmayan futbolu ile İBB dönemlerinden beri seyir zevki yüksek maçlar izliyoruz. Son dönemlerde kadro derinliği ve kalitesinin de artmasıyla her yıl şampiyonluğun en net adayları arasında yer almaları, futbol anlamında bir tesadüf değil.
Birçok yorumcuya göre bu yıl gerçekleşecek olan İstanbul Başakşehir FK şampiyonluğu ile Türkiye futbolunda yeni bir sürece girilebilir.
Bizler de bu tartışmaları bir kenera bırakıp, sporun güzellikleri ile yazımızı noktalamak istiyoruz ve sizleri Başakşehir FK’nın resmi sosyal medya hesaplarında yayınlanan yeni marşı ile başbaşa bırakıyoruz;
Serdar Ortaç – Başakşehir Marşı
0 Yorum